Kapadokya Otelleri /Caldera Cave Hotel

Merhaba güzel ailem! Blogumun GEZİ kategorisine yeni bir yazı eklemenin heyecanı ile başlıyorum yazıma. Bildiğiniz gibi gezdiğim, gördüğüm, minik tatiller de olsa keşfettiğim şehirleri, güzellikler, kaldığım yerleri sizinle paylaşıyorum. Çok güzel dönüşler alıyorum bu konuda, özellikle bir şehre gitmeye, tatile karar verirken nerede kalacağım, nerelere gitmeliyim, nesini mutlaka tatmalıyım gibi sorular hemen beynimizin içinde yerini alıyor. Hal böyle olunca da hop hemen internete bakıyoruz, ve ta daa Sıla burada da sizi buluyor 😀 Bugün nereye mi gidiyoruz, Kapadokya! Detaylı ve size daha faydalı bir yazı olması için yazımı 2 bölüme ayırmaya karar verdim, bu bölümde tamamen kaldığımız oteli tanıtacağım, diğer bölümde ise nereleri gezdik, ne yedik, neler aldık gelirken onları göstereceğim, hadi başlayalım!

Kapadokya Tatilinde Nerede Kaldık?

Uçhisar kalesinin tam dibinde olan Caldera Hotel kaldığımız yerdi. 2 gece 1 gün olarak planladık tatilimizi. Aslında gidince anladık ki en az 1 hafta gerekliymiş bu güzel şehri keşfetmek için. Neyse bunlar diğer yazıya kaldı, devam edelim;

Manzarası bakımından ve en önemlisi konumu bakımından size kendinizi o ‘etnik’ havada hissettiren bir otel. Çevrenizde sürekli bu harika doğa oluşumu olan Peri bacaları hakim, manzaraya gözünüz gönlünüz doyuyor, bu bence otelin en büyük avantajıydı. Uçhisar kalesi manzaralı tek otel diyebilirim, bu bakımdan manzara ilk tercihiniz ise bulabileceğiniz en iyi manzaralı otellerden biri.

Caldera Cave Otel

Odaya girer girmez sizi böyle doğal, çok fazla müdahale edilmemiş ve kendinizi o güzel oyma taş evlerde hissettiren bir manzara ile karşılaşıyorsunuz. Bu otelin çok fazla odası yok, sanıyorum ki 10 odalı butik bir otel. Ben çok odalı kalabalık otellerdense kesinlikle küçük otelleri daha çok seviyorum.

Odanın yatağı kocaman, çarşafları, havluları tertemiz, ısısı çok idealdi. Hiç üşümedik. Gittiğimizde hava oldukça soğuk olmasına karşın odanın ısısı idealdi. Genel anlamda temiz ve bakımlı bir oteldi.

Odanın dekoru oldukça sade, etnik ve geleneksel şekildeydi, çok yeni, modern bir parça kullanmamışlar ama odada neye ihtiyacınız varsa vardı. Klima, televizyon, mini bar, aydınlatmalar vs..

Gelelim bence odanın can alıcı noktası olan manzarasına.. Gerçekten manzarasına vuruldum.. Tam Uçhisar kalesine bakıyor ve gece aydınlatmalar da olunca efsane bir ortam oluyor;

Uçhisar kalesi en yüksek peri bacası olarak geçiyor. Çıkışa izin var, bilet alıp çıkabilirsiniz.

Çok memnun kaldık. Söyleyebileceğim tek eksi şey otelde akşam yemeği, öğle yemeği yok.. Kimi zaman çok acıkıp ta çarşıya inmek durumunda kalmak can sıkıcı, keşke restorantında öğle ve akşam yemeği de olsaydı. Fakat buna karşın çok cömert, doyurucu ve zengin bir kahvaltısı vardı. 8:30 11:00 arası manzara eşliğinde doyasıya kahvaltınızı yaparsanız akşama anca acıkıyorsunuz o ayrı 😀

Otel konumu itibariyle hem Göreme, hem çarşı hem de Güvercinlik vadisi ve şarap mahzenlerine yakınlığı ilde gezilecek birçok yer sunuyor. Otobüs durakları ve çarşısı çok yakın, tek otobüs ile gidebilirsiniz her yere. Hatta güvercinlik vadisi, çarşı, Uçhisar kalesi 5 dakika yürüme mesafesinde, Göreme ise otobüs ile 10 dakika.

Yazımın 2. kısmı daha çok nereleri gezmeli, neler yemeli, neler almalı soruları üzerine olacak, beklemede kalın 🙂

Gezdiğimiz diğer yerleri GEZİ kategorimden okuyabilirsiniz^^

Yeni yazacağım diğer yazıları kaçırmamak için aktif şekilde kullandığım instagram ve Facebook sayfalarımı takip edebilirsiniz. Şimdilik hoşçakalııın!




BENZER İÇERİKLER

YORUM YAZIN

Email adresiniz görünmeyecektir.